Hayatta her zaman yeni baslangiclara yer vardir

Aslinda Andrew Blakein, hayatindan sikayet etmek icin hicbir sebebi yoktur. Ne de olsa Ingilterede yasayan zengin, basarili ve güclü bir isadamidir. Ama yine de yasadigi bu hayat onu bogmaktadir. Isten baska bir sey düsünmeden gecen yillari ve yasinin ilerlemesiyle birlikte bu sekilde ölüp gideceginden endiselenmeye baslamistir. Artik kökten bir degisime ihtiyac duymaktadir

Fransada zengin bir malikanede usak olarak is bulur. Ilk baslarda bu kararin o kadar iyi olmadigini görür. Evin kahyasi Philippe, Andrewu bogazina dayadigi bir tüfekle karsilar. Sert mizacli asci Odile de onu, kedisi Méphistonun yemeklerini yemekle suclar. Aslina bakilirsa kedinin mamasi ascinin calisanlara pisirdiklerinden cok daha lezzetlidir. Odasindan disari pek cikmayan ev sahibesi Bayan Beauvillier ise insanlardan uzaklasmistir ama aslinda en cok onun yardima ve yakinliga ihtiyaci vardir.

Bütün bu alisilmadik karakterler arasinda Andrew, yeni hayatinda özlemini cektigi duygulari yeniden yasamak icin kararindan vazgecmeyecektir

Bu kitap yaz yagmuru gibi.